Unutmamak gerekir ki, bugün dünyada yüzbinlerce bilim adamı protein konusunda ihtisas yapmakta, günler geceler boyunca, aralıksız olarak proteinleri incelemekte ve sonucunda proteinler hakkında ciltlerce ansiklopediyi dolduracak kadar bilgiye sahip olmaktadır. Ancak tüm bu bilgileri onlardan bir bölümünün yanlışlardan, hurafelerden kurtulmalarına bir fayda sağlamamaktadır. Proteinin ne kadar kompleks ve kusursuz bir tasarımı olduğunu bilmelerine rağmen, söz konusu bilim adamları binlerce atomun tesadüfen en uygun şartlarda birleşerek, örneğin kanda oksijen taşımaya karar verdiklerine inanmaktadırlar.
Kendileri bu akılalmaz iddialara inandıkları gibi, bilim adamı kimliklerini kullanarak peşlerinden de insanları sürüklemektedirler. Bu kitapta yazılanlarla, hem "tesadüf" hurafesine inananlara gerçekleri göstermek hem de Allah'ın yaratışına inananların, çevrelerindekilere Yaratılış gerçeğini anlatabilecekleri bir bilgi sağlamak hedeflenmiştir.
21. yüzyıl insanların Yaratılış gerçeğini kavrayacakları, hurafelerden arınacakları bir yüzyıl olacaktır. Bu nedenle samimi olarak iman edenlerin üzerlerine düşen görevi eksiksizce yerine getirmeleri ve en akılcı yöntemlerle, aklı, bilimi kullanarak ve en önemlisi Kuran'da bildirilen gerçekler doğrultusunda, insanları aşağıdaki ayette sorulan soru hakkında düşünmeye davet etmeleri gerekmektedir.
"Ey insan, 'üstün kerem sahibi' olan Rabbine karşı seni aldatıp-yanıltan nedir? Ki O, seni yarattı, 'sana bir düzen içinde biçim verdi' ve seni bir itidal üzere kıldı. Dilediği bir surette seni tertib etti." (İnfitar Suresi, 6-8)
... Sen yücesin, bize öğrettiğinden
başka bizim hiçbir bilgimiz yok. Gerçekten Sen, herşeyi bilen,
hüküm ve hikmet sahibi olansın.
(Bakara Suresi, 32)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder